Kaz Dağları’nda küresel yatırımcılar ve iktidar tarafından ortaklaşa yürütülen madencilik faaliyetlerinin yarattığı çevre tahribatına karşı 19 Temmuz’da başlatılan “Su ve Vicdan Nöbeti” tutan halkımızla birlikte olmak için 7 Eylül Cumartesi günü saat: 13.00’den itibaren KAZ DAĞLARINDAYIZ!
Metal İşçileri, Kaz Dağları’nda Yaşanan Çevre Katliamı İçin Yollarda…
Kazdağları’nda Uygulanan Ekolojik Yıkımdır ve Acilen Durdurulmalıdır.
Ükemizde son dönemde “doğa ve kültür değerlerini ranta dönüştürmeyi hedefleyen” ekonomi politikaları acımasız ve kuralsız bir şekilde yürütülmektedir. Başta TEKEL, Türk Telekom ve şeker fabrikaları olmak üzere önce fabrikaları sattılar, sonra akarsularımızı… Şimdi ormanları yağmalayıp, dağları, tepeleri yok ediyorlar.
Kaz Dağları ve Cerattepe maden işletmeleri, hidroelektrik santral (HES) projeleriyle kurutulan akarsular, Kuzey Ormanlarında ve pek çok ormanda devam eden ağaç kesimleri ve yangınlar, Salda Gölü, Hevsel Bahçeleri, Hasankeyf, Atatürk Orman Çiftliği ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi gibi pek çok alanda çevre karşıtı yatırımlar gündemde…
Kaz Dağları’nda “Bin Pınarlı İda” olarak bilinen alanın sınırları içerisinde, sayısız dere ve pınar ile otuza yakın akarsu bulunmaktadır. Dünyada Alpler'den sonra en fazla oksijen üreten dağlardan biri olarak bilinmektedir…
Bölgede planlanan maden işletmelerinin her birinde milyonlarca tonluk toprak ve kaya çıkarılacak ve siyanürle işlenerek altına dönüştürülecektir. Bu işlem sırasında milyarlarca metreküp su kullanılacak; ağır metalli tozlar ve asitli sular doğaya yayılacaktır. Bu insan sağlığı olumsuz etkilenecek ve telafisi mümkün olmayan zararlara yol açacaktır.
Bu konuda bilim insanları ve meslek örgütlerinin hazırladığı rapor, görüş ve öneriler dikkate alınmalı; maden işletmeleri için verilen ÇED olumlu kararları iptal edilerek proje ve uygulamalar derhal durdurulmalıdır.
Sendikamız işçi ve emekçilerin ekonomik, demokratik hak ve özgürlükler mücadelesinin yanı sıra, her zaman insan hakları ve hukukun savunulmasında öncü olmuştur. Doğa katliamlarına, hayvanlara yapılan eziyetlere, işkence ve kötü muameleye, çocuk istismarına, kadına yönelik şiddete karşı var gücüyle mücadele etmiştir.
Bu bilinçle İstanbul Gezi Parkı’nda, Sakarya’nın Sapanca ilçesine bağlı Yanık Köyü’nde açılacak taş ocaklarına karşı kurulan barikatlarda yer aldık. Başta “iklim ekonomisi, temiz enerji ve küresel ısınma” konularında paneller, döviz, afiş ve kitap vb. basımı dahil çevreye duyarlı bir sendika olarak hareket ettik.
DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası olarak Genel Kurulumuzda, çevreye karşı yapılan her türlü saldırının karşısında yer alacağımız yönünde ki kararımız ve sorumluluğumuz gereği,
Metal işçileri Kaz Dağları’nda yaşanan çevre katliamı için yollarda…
Kaz Dağları’nda küresel yatırımcılar ve iktidar tarafından ortaklaşa yürütülen madencilik faaliyetlerinin yarattığı çevre tahribatına karşı 19 Temmuz’da başlatılan “Su ve Vicdan Nöbeti” tutan halkımızla birlikte olmak için
7 Eylül Cumartesi günü saat: 13.00’den itibaren KAZ DAĞLARINDAYIZ!
BİRLEŞİK METAL-İŞ
Genel Yönetim Kurulu
