İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi bugün yapılan duruşmada işverenin itirazını reddederek sendikamız lehine karar verdi.

İzmir Ege Serbest Bölge BORG WARNER fabrikasında, Toplu Sözleşme Pasta Törenimizi yaptık...
Ekmekçioğulları işçileri patron Rüstem Ekmekçi tarafından sendikalaştıkları için cezalandırıldılar, 78 gündür açlığa terk edildiler. Dünden itibaren de işçiler Cumhuriyet Halk Partisi Çorum il binasında açlık grevini başlayarak CHP’li yetkilileri adım atmaya çağırıyor.
CHP’den adım atmasını bekliyoruz çünkü;
Çorum CHP İl Başkanı ve Çorum Merkez İlçe Başkanı Ekmekçioğulları ailesindendir.
CHP İl Başkanı Mehmet Tahtasız ve Merkez İlçe Başkanı Ulaş Tokgöz Rüstem Ekmekçi’yle akrabadır.
CHP İl Başkanı Mehmet Tahtasız, CHP Çorum İl binasında başlattığımız eylemin ardından yaptığı açıklamada “İşçi de bizim, işveren de bizim. Bizler hakim, savcı, yargıç değiliz. Bu konuda karar verme yetkimiz yok. Olay yargıya intikal etmiştir.” açıklamasında bulundu.
Bu sözler “Biz Rüstem Ekmekçinin işlediği suçları görmezden geliyoruz” demektir.
Ekmekçioğulları işçilerinin haklılığını ortadır. 90 işçi sendikaya üye olduğu için işten atıldı.
İşçilerin yaşadığı zulmü anlamak, onların yanında olmak için hakim, savcı olmaya gerek yok. Rüstem Ekmekçi Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde işlediği suçların cezasını zaten en ağır biçimde ödeyecektir. Acil olan bugün işçilere el uzatmak, işlerine geri dönebilmeleri için mücadelelerine katkıda bulunabilmektedir. Ekmekçioğulları fabrikasına yıllardır emek verip, alın teri döküp büyüten işçiler neden “Ahlak ve İyi niyet kurallarına aykırılık” gerekçesiyle kapının önüne koyulmuştur?
Rüstem Ekmekçi işlediği suçları, işçileri tazminatsız işten çıkararak örtmeye çalışmıştır.
CHP Çorum yetkilileri ise adalete güveniyoruz diyerek, Rüstem Ekmekçi’yi korumaya devam ediyor.
Cumhuriyet Halk Partisi’nden sorunun etrafından dolaşmadan biran önce bu zulme son verecek sağduyulu girişimlerini yapmalarını bekliyoruz.
BİRLEŞİK METAL-İŞ
Genel Yönetim Kurulu
Sendikamız Gebze 2 Nolu Şubesinin örgütlendiği Baldur Süspansiyon Üretim San. Tic. A.Ş. firmasındaki hukuksuzluklara mahkeme kararı ile DUR denilmiştir.
Sendikamız tarafından yapılan girişimlerle grevdeki işyerinde greve çıkan işçilerin yerine işçi çalıştırılamayacağına ilişkin yasa hükmüne aykırı davranan işverenliğin girişimi tespit edilmiş ve tespit edilen haksızlıkların önlenmesi için Kocaeli 5. İş Mahkemesine yapılan tedbir başvurumuz mahkemece kabul edilmiştir.
Bilindiği gibi işverenliğin bu hukuksuz girişimleri bundan dört yıl önce 2017 yılı Ocak ayında yetkili sendika olduğumuzun bakanlıkça onaylanmasından itibaren başlamıştı. Yasanın istediği çoğunluğu elde ettiğimiz Bakanlıkça da tespit edilmesine karşın, açtığı haksız davalarla 2020 yılı Haziran ayına kadar uzattığı hukuki süreç yine bir mahkeme kararı ile sona ermiş sendikamızın yetkili olduğu kararA bağlanmıştı.
Bu tarihten sonra toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde hiçbir teklif sunmayan ve sendikamızın tekliflerini de kabul etmeyen işverenin bu uzlaşmaz tutumu karşısında grev kararı alınmıştır.
İşverenin beyaz yakalı işçiler üzerinden oluşturduğu talep üzerine yapılan grev oylamasında büyük çoğunluk “greve evet” demiş ve 25.12.2020 tarihinde grev uygulanmaya başlanmıştır.
2020 yılı Ekim ayında içerisinde iki temsilcimizin de bulunduğu 5 üyemizi haksız yere işten çıkaran işveren, grev günü sabah 05:00'te kanuna aykırı biçimde dışarıdan işçi getirerek greve çıkan işçilerin yerine çalıştırmak istemiştir. Bu kanunsuz girişimin yanında 16 üyemizi daha haksız ve gerçeğe aykırı bahanelerle işten çıkaran işveren, grev sürecinde de ülkemiz yasalarına saygı duymamış, adeta muz cumhuriyetindeymişçesine keyfi uygulamalara girişmiştir.
İşverenliğin yaptığı bütün bu hukuk tanımaz uygulamalar Sendikamız tarafından yapılan girişimler sonucunda mahkeme kararı ile tespit edilmiş ve tespit edilen haksızlıkların önlenmesi için Kocaeli 5. İş Mahkemesine yapılan tedbir başvurumuz mahkemece kabul edilmiştir.
Mahkemece verilen karara göre;
Verilen karar, elindeki en güçlü silahı grev olan işçilerin bu yasal haklarını kullanırken ne kadar farklı ve haksız saldırılara maruz kaldığının teyit edilmesi anlamını da taşımaktadır. Bu karar aynı zamanda işçilere karşı yapılan haksızlıkların tespitinin ve engellenmesinin önemini de göstermektedir.
Bakanlık ve mahkemelerin etkin bir şekilde hukuksuzluklara müdahale etmesi ile daha adil bir çalışma ortamı oluşacağına inanıyoruz.
Grev süresince işçileri tek tek arayarak işbaşı yapmaları için çağrı yapan işverenlik bu karardan sonra artık umarız ki gerçek muhatabın DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikasında örgütlenmiş işçiler olduğu gerçeğini görür ve sendikamızla görüşmelere başlar.
Sendikamız Mahkeme kararının yerine getirilmesi için gerekenleri yapacak ve sürecin sıkı takipçisi olmaya devam edecektir.
Biz çalışma barışının yeniden tesisi adına Baldur işverenini işçilerin Anayasal haklarını tanımamaktaki anlaşılmaz ısrarına son vererek ülkemiz yasalarına saygılı davranmaya ve anlaşmazlıklarımızı masada sonlandırmaya çağırıyoruz.
BİRLEŞİK METAL-İŞ
Genel Yönetim Kurulu
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesi bugün yapılan duruşmada işverenin itirazını reddederek sendikamız lehine karar verdi.